Geçtiğimiz günlerde Azerbaycan ile Türkiye arasında tamamen suni ve gereksiz bir gerginlik oluştu. Konu Azerbaycan’dan önce Ermenistan’ın sınır kapılarının açılmasıydı. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi kapsamında gündeme gelen sınır kapılarının açılması konusunda Azerbaycan`dan tepki geldi. Sayın Aliyev’in Türkiye’ye gelmekten vazgeçmesiyle de bu kriz tırmandırılmaya çalışıldı.
Burada Türk hükümetinin Ermenistan ve Azerbaycan’a son derece samimi ve kardeşçe bir yaklaşımda bulunması gerekir. Soğuk politik açıklamalar daha fazla gerilime neden olur. Bu yüzden Türk devletinin son derece sıcak bir üslupla sınır komşusu olan ülkeleri kucaklaması herhangi bir gerginliğe izin vermemesi gerekiyor. Türkiye’nin ne Ermeniler’le ne de Azeri’lerle herhangi bir sorunu yoktur. Osmanlı döneminde Ermenilerle dostça kardeşçe aynı topraklarda yaşıyorduk. Hatta Osmanlı devleti Ermenilere Millet-i Sadıka ünvanı verdi, onları sadık bir millet olarak tanımladı. I. Dünya Savaşı’nda Türkiye’yi bölmeye çalışan dış güçler Ermenilerle aramızda büyük bir düşmanlık varmış gibi gösterdiler.
Türkiye Ermenistan ve Azerbaycan’ın sınır kapılarını aynı anda açmalı, Azerbaycan’da ve Ermenistan’da yaşayan kardeşlerini kucaklamalıdır. Ermeniler yıllardır küçücük bir bölgede son derece kötü şartlarda yaşıyorlar. Sınır kapılarının açılması her iki ülkeye de müthiş bir bolluk ve bereket getirecek. Türkiye ile aralarında ticaret hızla gelişecek. Ermeni kardeşlerimizde Azeri kardeşlerimizde pasaportsuz ve vizesiz Türkiye’ye gelecekler, Türkler de karşı tarafa özgürce gidecek. Gümrük vergilerinin kaldırılmasıyla ucuz ve kaliteli ürünler rahatlıkla ihraç edilecek. Ermenistan’da yaşayan kardeşlerimizi de fakirlikten ve sıkıntıdan kurtarmalıyız. Nedensiz yere sürekli 1915’te yaşanan olayları gündeme getirmenin bir anlamı yok. Bizim milletimiz kinci bir millet değil. Karşılıklı anlayışla, sevgi ve merhametle sınır kapılarını aynı anda açalım.
Kardeşlerimizi kucaklayalım. Türkiye önce Ermenistan ve Azerbaycan’ın sınır kapılarını aynı anda açsın, sonra hızla Gürcistan, sonra bunu tüm Türki Cumhuriyetler, Suriye, Kafkaslar, İran, Irak izleyecek. Türk İslam Birliği tüm devletleri tek bir çatı altında toplayacak. Artık suni kavgalarla, yıllar önce yapılan çatışmaları gündeme getirmekle kaybedecek vaktimiz yok. Tüm dünya Türkiye’nin liderliğine muhtaç, bu konuyu dile getirip duruyorlar. Türkiye büyüklüğünü göstermeli, kinci ve soğuk değil tam tersine akılcı, birleştirici ve dostça bir tutum izleyerek saniye bile kaybetmeden sınır kapılarını açmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder