18 Mart 2010 Perşembe
Tüm Müslümanların beklediği kutlu insan Hz. Mehdi İstanbul’dan mı çıkacak?
Bildiğiniz gibi Hz. Mehdi’nin çıkış alametleriyle, peygamberimizin bildirdiği hadislerle ilgili yazılar yazıyorum. Bazı kişiler Hz. Mehdi’nin çıkmayacağını dile getiriyorlar. Halbuki Hz. Mehdi’nin çıkmayacağını söylemek de daha önce bildirdiğim gibi mehdinin çıkış alametlerindendir. Zamanın cahil olan din alimlerinin çoğu mehdinin çıkışını inkar edip, hadislerin doğru olmadığını iddia edeceklerdir. Sait Nursi bu din alimlerinin bilgisi zayıf olan Müslümanlara zarar vereceklerini şöyle bildirmiştir:
... BİR KISIM ZAHİRÎ ÜLEMALAR (hadislerin dış anlamlarına bakarak hüküm veren alimler), O RİVAYET VE HADÎSLERİN ZAHİRİNE (dış anlamlarına) BAKIP ŞÜPHEYE DÜŞMÜŞLER. VEYA SIHHATİNİ (doğruluğunu) (hurafe gibi, masallarda anlatılan gerçek dışı bir şey gibi yanlış) İNKÂR EDİP VEYA HURAFEVARİBİR MANA VERİP ÂDETA MUHAL BİR SURETİ (adeta imkansız, aklın vicdani kanaatle karar verme özelliğini ortadan kaldıracak özelliklerde bir şahsı) BEKLER BİR TARZDA (anlattıkları için), AVAM-I MÜSLİMÎNE (böyle metafizik açıklamalara inanmada zorlanacakları veya bu sebeple hiç inanmayacakları için, halktan bilgisi olmayan Müslümanlara imani yönden) ZARAR VERİRLER. (Kastamonu Lahikası S. 80)
Daha önceki yazılarıma bakarsanız peygamberimizin Hz. Mehdi’nin çıkışı ile ilgili birçok hadisinin kelimesi kelimesine gerçekleştiğini göreceksiniz. Bu yüzden Hz. Mehdi’nin çıkacağına inanmamak, bilgisi zayıf olan Müslümanları kandırmak Hz. Mehdi’nin çıkışını hiçbir şekilde değiştirmez. Bu kaderde olup Allah’ın izniyle gerçekleşecek olan bir olaydır. Peygamberimiz gerek Hz. Mehdi’nin çıkış alametleri olsun, gerek dış görünüşü olsun yüzlerce detay vermiştir. Gelmeyecek bir şahıs hakkında bu kadar detay verilmesi tabii ki düşünülemez.
Peki tüm Müslümanların beklediği kutlu şahıs nereden çıkacak? Peygamberimiz hadislerinde Hz. Mehdi'nin İstanbul’dan çıkacağını gösteren pek çok bilgi verilmiştir. Bir hadiste Hz. Mehdi'nin Türkiye’den çıkacağı ve mücadelesinin sonuna kadar da buradan ayrılmayacağı şöyle bildirilmiştir:
MEHDÎ RUM'DAN, TÜRKLERDEN (çünkü, eskiden Türkiye'ye diyar-ı Rum deniliyordu.) AYRILMAYACAKTIR. (İş'afü'r-Rağıbîn'den naklen Tılsımlar Mecmuası, Bediüzzaman Said Nursi, s. 212)
HZ. MEHDİ (A.S.) HİLAFET MERKEZİNİN ESKİDEN BULUNDUĞU YERDEN ÇIKACAKTIR
Ahir zamanda gerçekleşeceği haber verilen hadislerin merkez noktasını Hz. Mehdi (a.s.) ve Mehdiyet oluşturmaktadır. Ahir zamandaki önemli olayların çoğu Mehdiyet etrafında gelişir. Bu olayların yerleri hakkında farklı farklı rivayetler mevcuttur ancak Bediüzzaman Said Nursi, bu konuya şu şekilde açıklık getirmiştir:
Şimdi, Hz. Mehdi gibi eşhasın (şahıslar) hakkındaki rivayetin ihtilafatı ve sırrı (Hz. Mehdi (a.s.) gibi zatlar hakkında farklı haberler olmasının sebebi) şudur ki: Ehadisi tefsir edenler (hadisleri açıklayanlar), metn-i ehadisi tefsirlerine ve istinbatlarına tatbik etmişler (hadis metinlerini kendi anlayışlarına ve ufuklarının genişliğine bağlı olarak yorumlamışlardır). Mesela: Merkez-i saltanat o vakit Şam'da veya Medine'de olduğundan (yönetim merkezi o zaman Şam kentinde veya Medine kentinde olduğundan), vukuat-ı Hz. Mehdi'ye veya Süfyaniyye'yi merkez-i saltanat civarında olan Basra, Kufe, Şam gibi yerlerde tasavvur ederek öyle tefsir etmişler. (Hz. Mehdi (a.s.) veya Süfyan’la ilgili olayların yönetim merkezi (veya başşehir) civarında olan Basra, Kufe, Şam gibi yerlerde zannederek öyle yorumlamışlar)." (Sözler, s. 359)
Bir başka sözünde ise Bediüzzaman Said Nursi konuyu şöyle açıklamıştır:
"Merkez-i Hilafet eski zamanda Irak'da, Şam'da ve Medine'de bulunduğundan raviler kendi içtihatlarıyla daimi öyle kalacak gibi mana verip, (Hilafetin merkezi (yönetim veya idari merkez) eskiden Irakta, Şam’da ve Medine’de bulunduğundan, hadislerle ilgili haberleri aktaranlar kendi yorumlamalarıyla sanki hep öyle kalacakmış gibi anlamlandırıp) "Merkez-i Hilafet-i İslamiye" yakınlarında tasvir etmişler, Halep ve Şam demişler (yönetim merkezi yakınlarında olarak kurgulamışlar, Halep ve Şam demişler). Hadisin mücmel haberlerini kendi içtihatlarıyla tavsil etmişler." Hadisteki kısaltılmış öz anlatımı bu şekilde kendi anlayışlarına göre açıklayıp yorumlamışlar.) (Şualar, s. 492)
Rivayetlerde farklı şehirler geçse de, ahir zaman olaylarının gerçekleştiği yerle ilgili rivayetlerin ortak noktası, bu olayların Peygamberimiz (sav)in iki sancağı, kılıcı ve gömleği ile diğer mukaddes emanetlerinin de bulunduğu Hilafet Merkezi'nde gerçekleştiğidir. Bediüzzaman'ın ifadelerinden de anlaşıldığı gibi, ahir zaman hadislerini aktaran alimler, ahir zaman olaylarını kendi dönemlerindeki hilafet merkezlerini esas alarak aktarmışlardır. Aynı zamanda Hz. Mehdi (a.s.)’nin çıkacağı yer hakkında, her alim kendi zamanının Hilafet Merkezi olan Irak, Şam, Kufe, Medine gibi şehirleri belirtmiştir. Hz. Mehdi (a.s.)'nin çıkış yeri hakkında rivayetlerin farklı olmasının sebebi de budur. Çünkü hadis aktaran bu ravilerin içtihatları, bilgileri ve görüşleri zamanla çeşitli rivayetlere katılarak (aktarıcılarınınkiyle karışarak) günümüze dek ulaşmıştır. Nitekim Peygamber Efendimiz (sav)’den günümüze kadar Halifelik Merkezinin bulunduğu yer, Şam, Halep, Küfe, Mekke ve en son İstanbul olmak üzere pek çok kez değişmiştir.
Ancak, ahir zaman olaylarının vuku bulduğu yerle ilgili rivayetlerin ortak noktası, bu olayların Hilafet Merkezi'nde gerçekleştiğidir. Bediüzzaman da bu sonuca varmıştır. Bilindiği gibi, son hilafet merkezi "İstanbul"dur. Halifelik bu yüzyılın başlarında resmi olarak kaldırılmıştır ve o günden bu yana dünya üzerinde başka hiçbir yere de taşınmamıştır. Peygamberimizin iki sancağı, kılıcı ve gömleği ile diğer mukaddes emanetler İstanbul'dadır. Sonuç olarak, halen bu manevi ünvanı koruyan tek şehir İstanbul'dur. Dolayısıyla Hz. Mehdi (a.s.)'nin de buradan çıkması beklenmektedir.
HZ. MEHDİ (A.S.) BERABERİNDE, İSTANBUL’DA SAKLANAN KUTSAL EMANETLERLE ÇIKACAKTIR
Abdullah b. Surefeden rivayet edildi ki:
Hz. Mehdi (a.s.)'nin beraberinde, süslenmiş bir halde Peygamberimiz (sav)’in bayrağı olacaktır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 65)
Peygamber (sav)’in softan bayrağı ile çıkacaktır. O bayrak dört köşeli olup dikişsizdir ve rengi de siyahtır. Onda bir hicr (hale) bulunur. O, Resulullah (sav)’ın vefatından beri açılmamış olup Hz. Mehdi (a.s.) çıkınca açılacaktır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23)
HZ. MEHDİ (A.S.) İSTANBUL’U MANEN FETHEDECEKTİR
Hz. İbni Amrdan (r.a.) rivayet edilmiştir: Peygamberimiz (sav) buyurdu ki: Ey Ümmet! Altı şey vardır ki; onlar olmadan kıyamet kopmaz (altıncısı) medinenin (şehrin)fethi.
-Denildi ki : Hangi medine? (Hangi şehir?)
-Buyurdu ki: Konstantiniyye.
(*) Bu Konstantiniyyenin Hz. Mehdi (a.s.) tarafından yapılacak fethidir. (Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s. 204 - Ramuz-el Ehadis, s. 296)
Doğruyu, yanlışı ayırt eden, aldatmayan, çalmayan ve dinine bağlı emiriniz (Hz. Mehdi (a.s.) Konstantiniyye'yi (İstanbul’u) fethedecektir.(Mehdilik ve İmamiye, s. 196)
Dünyada hiçbir zaman kalmayıp ancak tek bir gün kalsa bile o günde benim ailemden bir zatın (Hz. Mehdi (a.s.)'nin ) Deylem dağına (yahut eyaletine) ve Konstantiniyye şehrine (İstanbul’a) sahip olması için Allah (c.c.) muhakkak o günü uzatacaktır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 74 / Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 440)
Hz. Mehdi (a.s.) Konstantiniyye ve Deylem dağını fethedecektir.(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 27)
Sonuç olarak Hz. Mehdi çıkmayacak diye iddia edenler peygamberimizin neden Hz. Mehdi hakkında yapacağı tüm işleri detaylarıyla anlatacak hadisler söylediğini açıklasınlar. Eğer böyle bir şahıs çıkmayacaksa neden dış görünüşüne kadar tarif edilsin, neden Hz. İsa ile birlikte namaz kılacağına, tüm insanları İslam’a döndüreceklerine, Deccal ile birlikte mücadele edeceklerine kadar detay verilsin? İnsanlar şu konuda yanılgıya düşüyorlar. Hz. Mehdi peygamber değildir, son peygamber tabii ki peygamberimiz Hz. Muhammed’dir. Hz. Mehdi peygamberimizden sonra ahir zamanda yaşanacak bozulmalardan sonra insanları tekrar hak din olan İslam’a döndürecek zamanın en muhterem şahsıdır. Ahir zamanda Allah bu kutlu şahsı görevlendirmiştir. Hz. Mehdi ve Hz. İsa tüm insanları İslam’a döndürdükten sonra altınçağ döneminin ardından tekrar bir bozulma yaşanacak ve ardından kıyamet kopacaktır. Bu olayların detaylarını bildiren pek çok hadis bulunmaktadır. Sonuç olarak Mehdi çıkmayacak diye ısrarla diretenler, Hz. Mehdi’nin çıktığına da Hz. İsa’nın geldiğine de, peygamberimizin söylediği tüm hadislerin gerçekleştiğine de şahit olacaklar. Tüm dünya altınçağ dönemine girecek ve görülmemiş bir zenginlik ve refah yaşanacak ve dünyada yaşayan herkes bu olağanüstü olaylara şahit olacak…
http://www.hazretimehdi.com/
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder