2 Nisan 2010 Cuma

Ağır hasta olan bir insan “Öleyim de kurtulayım…” derse…



Bu yazıyı özellikle ağır hasta olan, kanserle mücadele eden, hastanede çok şiddetli ağrıları olan hastaların ve yakınlarının okuması için yazıyorum. Mutlaka hepimizin çok ağır bir hastalığa yakalanmış bir tanıdığı ya da akrabası vardır. Kimi zaman da çok yakınlarımız çok şiddetli ve acılı ağır hastalıklara yakalanır. Böyle bir durumla hem de hiç beklemedikleri anda karşılaşan insanlar önce büyük bir şok yaşıyorlar. İlk isyan “neden benim başıma geldi” cümlesiyle başlıyor. Daha sonra da acılar içinde yatarken “ölsem de kurtulsam” cümleleriyle devam ediyor. Aylarca hasta yakınlarına bakan bazı insanlar da aynı bu şekilde “ölse de kurtulsa” diye içlerinden geçiriyorlar. Peki gerçekten ölüm bir kurtuluş mu? Gerçekten bu son derece aciz konumda, başkalarına muhtaç olan bu insan için ölüm bir kurtuluş mu?

Eğer bir insan iman etmemişse, Kuran’ı bilmiyorsa, ayetlerden habersizse, hayatının sadece dünya hayatından ibaret olduğunu sanıyorsa son derece cahil demektir. Hiçbir şeyin özünden ve aslından haberi yok demektir. Bu insan öncelikle hastalığın bir imtihan olduğunun farkında bile değildir. Bu yüzden hemen isyan eder. Daha sonra acılar içinde yatarken de ölüp biran önce kurtulmak ister. Çünkü ölünce tamamen yok olacağını, toprak olacağını düşünür. Hâlbuki ölüm tam tersine sonsuz hayatın başlangıcıdır. İnsan öldüğü anda hemen gözlerini yeni hayatına açar.

"Keşke o (ölüm herşeyi) kesip bitirseydi. (Hakka Suresi, 27)

Hastalanan kişi imanlıysa hemen Allah’a döner ve O’nun bu imtihanına güzellikle sabreder. Acı çektiği her gün, sabrettiği her dakika tahmin edemeyeceğiniz kadar çok sevap kazanmasına vesile olur. Sağlıklı bir insan bir iş yaptığında bir ecir alırken hasta olan bir insan yüzlerce ecir alır. Mesela hasta bir insanın yatağından doğrulup namaz kılması, güçlükle de olsa Allah’ın istediklerini yapması ona cennette kat kat güzellikle geri döner. Son olarak şunu söylemek istiyorum. Eğer çok ağır hasta olan bir yakınınız varsa onun mutlaka Allah’a yakınlaşmasını sağlayın, kendisine Kuran okuyun. Allah’a iman edip bu hastalığa güzellikle sabretmesini söyleyin. Dünyanın kısacık bir yer olduğunu, gerçek hayatının ahiret olduğunu hatırlatın. Bu hastalığın kendisi için çok büyük bir imtihan olduğunu, güzellikle sabrederse bunun karşılığını cennette çok güzellikle alacağını söyleyin…

İman edenler ve salih amellerde bulunanlar -ki Biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabı (halkı)dırlar. Onda sonsuz olarak kalacaklardır. (Araf Suresi, 42)

(http://www.insaninacizlikleri.com)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder